Paul Schrader'in Japon yazar-eylemci Yukio Mishima hakkındaki sıra dışı filmi, Japonca çekilmiş (Roy Schneider'in az miktardaki İngilizce dış sesine rağmen) zengin bir Amerikan sanat filmi, yani bir anomalidir. Mishima bir narsist, devrimci bir vatansever, samuray özentisi ve muhtemelen 20. yüzyılın en önemli Japon yazarıdır. Taksi Şoförü'ndeki Travis Bickle'nin yaratıcısının, kendini ruhen Mishima'ya yakın gördüğü aşikârdır ama film sadece bir saygı gösterisi değildir. Schrader, Mishima'nın takındığı pek çok maskeyi büyük bir zeka ve açıklıkla ortaya döker.Film, yazarın çocukluğunu gösteren siyah beyaz sekanslarla ve Temple of the Golden Pavillion (Altın Sayvanlı Tapınak), Kyoko's House (Kyoko'nun Evi) ve Runaway Horses (Kaçak Atlar) kitaplarından esinlenen stüdyoya bağlı, son derece stilize üç sahnelemeyle, Mishima'nın (Ken Ogata) son meydan okuyuşuna (sanatla eylemciliği bağdaştırmaya yönelik, bir generali kaçırmayı içeren gösterişli bir teşebbüs) dek gelişen olayları dokur. Yapım yönetmenleri Francis Ford Coppola ve George Lucas'in (tanınmış bir sinema aşığı) desteğiyle gerçekleştirilen Mishima, karmaşık ve gayret gerektiren bir film olduğu kadar, aydınlatıcı ve anlaşılırdır. Film, Eiko Ishioka'dan nefes kesici yapım tasarımı, John Bailey'den ışıltılı görsel yönetim ve Philip Glass'tan güçlü, çarpıcı film müzikleri sunar.