8.0
Toplamda 1 oy verildi.
Adblock Tespit Edildi! Adblock ile bu partı izleyemezsiniz. Lütfen reklam engelleyici eklentinizi devre dışı bırakınız ve sayfayı yenileyiniz!
Vor
İMDb Puanı 7.7

Vor

-

Hırsız

Yakışıklı, sert bakışlı, karşısındakileri kolayca etkileyen ve askerlikle ilgisi olmadığı halde subay kılığında dolaşarak hırsızlık yapan Toylan, bir rastlantı sonucu genç ve güzel bir dul olan Katya ile karşılaşır. Çok geçmeden Tolyan ile birlikte yaşamaya başlayan Katya, ona olan aşkı yüzünden yaptıklarına katlanmak ve bazen de suç ortaklığı yapmak zorunda kalır. Küçük Sanya ise zoraki bir baba olarak karşısına çıkan Tolyandan şiddeti, kaba kuvveti ve korkutmayı öğrenir. Böylece Sanya, Tolyana karşı hayranlık ve nefreti birlikte hisseder.
  Tür: Dram , Suç
  1. 15 Göz Ardı Edilmiş Film Noir Klasiği
      4 ay Önce   169
    15 Göz Ardı Edilmiş Film Noir Klasiği Film Noir, tanımlanması son derece zor bir türdür; çünkü kimse onun tam anlamıyla kapsayıcı bir tanımını veremez. Herkes örnekler ve tekrarlayan özellikler listeleyebilir - femme fatale, sert diyaloglar ve sinematografik ışık-gölge oyunu, ancak 10 kişiye bunu tanımlamalarını sorduğunuzda 10 farklı yanıt alırsınız.
    En İyi 50 İtalyan Filmi
      12 ay Önce   239
    En İyi 50 İtalyan Filmi SinemaNova olarak bulup da izleyebildiğimiz en iyi 50 İtalyan filmini seçtik. Sıralamayı tarihsel olarak yaptık. En sevdiğimiz daha fazla Fellini, Visconti, Rosselini, Antonioni filmi eklemek isterdik. 50'de sınırlamak için bazılarını elemek zorunda kaldık. Bazı usta italyan yönetmenlerin İtalya dışında çektikleri başyapıtları elemek zorunda kaldık. Örneğin Blow-up, La battaglia di Algeri gibi. Sergio Leone'yi bilinçli liste dışı bıraktık. Filmlerini çok sevsek de tam olarak İtalyan filmi sayamıyoruz. 2000 sonrası film özellikle seçmedik. Yoksa bazı olmazsa olmaz İtalyan klasiklerini çıkarmak zorunda kalacaktık. İzleyemediğimiz ya da atladığımız birçok çok iyi İtalyan filmi mutlaka çok vardır. Önerilerinizi ve düşüncelerinizi yorumlar bölümünde paylaşmanızı önemle rica ediyoruz.
    Pedro Almodóvar Sineması’nı Tanımlamak: Çoklu Ögelerin Görsel Yansıması
      12 ay Önce   101
    Pedro Almodóvar Sineması’nı Tanımlamak: Çoklu Ögelerin Görsel Yansıması Almodóvar benim için her zaman favori yönetmenlerimden biri olmuştur. Geçtiğimiz günlerde okulda kendisiyle ilgili yoğun bir ders sürecimden sonra, arka arkaya Pedro Almodóvar izlerken buldum yeniden kendimi. Kendisiyle ilgili konuşmayı her zaman sevmişimdir, bu yüzden bunu bir tık profesyonel hale dönüştürüp, detaylı bir inceleme yapmak istedim. Bazen açıklamaları anlaşılır ve doğru kılmak için bireysel konuşmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden, tüm zamanların en sevdiğim ve ilham veren yönetmeninden bahsederken öznelliğe bağlı kalmanın zor olacağını bilerek, Pedro Almodóvar’ın üç filmini kendi bakış açımla değerlendireceğim: The Skin I Live In (İçinde Yaşadığım Deri, 2011), All About My Mother (Annem Hakkında Her Şey, 1999) ve Volver (Dönüş, 2006).
    François Truffaut Sinemasına Nereden başlamalı?
      2 yıl Önce   243
    François Truffaut Sinemasına Nereden başlamalı? Sinemayla kurduğumuz ilişki imajlarla olan ilk karşılaşmamızda başlar. Bir izleyici olmadan, sinema kültürüne herhangi bir katkıda bulunamayacağımız aşikârdır. Hâliyle mesleki tüm sıfatlarından önce, sabık bir sinema aşığı ve bir sinefil olan François Truffaut’nun yeri, ait olduğu devasa izleyici grubunun gönlünde apayrıdır. Çünkü Truffaut, şöhretini yönetmenliğine borçlu olsa da, izleyici koltuğundaki yerini oturduğu hiçbir iktidar koltuğuna (yönetmen, senaryo yazarı, festival jürisi vs.) tercih etmemiştir kariyerinin sonuna dek.
    En İyi 10 Louis Malle Filmi
      2 yıl Önce   297
    En İyi 10 Louis Malle Filmi İlk filmi olan Elevator to the Gallows vesilesiyle Louis Malle ismini Yeni Dalga akımına hiç dahil etmeyen sinema yazarları da mevcuttur. Bu yönetmeni belli bir tür ya da akımın içinde anmak zordur. Çünkü yüksek burjuva bir aileden gelen, iyi eğitim almış, 2. Dünya Savaşı yılları acı hatıralarla zihnine kazınmış bir sanatçı olan Malle, olağanüstü hayat birikimini tematik bir devamlılık içeren filmlere dönüştürmek yerine, türden türe sıçrayan bir kariyeri tercih etmiştir. Kimi, otobiyografik öğeler de içeren yapıtlarıyla, kara filmden belgesele, dramdan komediye her türde başarısını yinelemiş, Fransız Sineması’ndaki ustalığını ilerleyen yıllarda Hollywood’da da kabul ettirmeyi başarmıştır. Hangi dilde, ne türde film çekerse çeksin, sinemaseverlerin kalbindeki yeri ise asla değişmemiştir.
Yorum Alanı