Yaklaşık 20 yıl boyunca Fransız toplumu Alman İşgalinin yol açtığı ahlaki sorunları incelemeye pek istekli görünmedi ama Mayıs 1968in derin huzursuzlukları yeni bir açık sözlülüğe yol açtı. Marcel Ophüls’un belgeseli Le Chagrin et la Pitié, Clermont-Ferrand kasabasındaki olaylara odaklandı. Fransız ulusal televizyonu başlangıçta Ophülsü desteklese de daha sonra filmin yayınlanmasına izin vermedi. Bunun üzerine sanat evlerinde gösterilen film kısa sürede yılın en çok tartışılan yapımı oldu. Bu ilk gösterimleri dünya çapında bir dağıtım izledi ve savaştan kurtulmuş insanların anılarının arşiv çekimleriyle desteklenmiş dört saatlik kayıt, kısa sürede dünya sinemasının en çok beğenilen belgesellerinden biri oldu. Konuşmacıların zor, utandırıcı sorgulamalara hazırlıksız tepkileri, farklı tanıklıklar sayesinde ortaya çıkarılan yalanlar ya da çarpıtmalarla oluşturduğu duygu, adının da belirttiği gibi, kederdir.