Varoluşçu bir bunalım yaşayan bir insan ile ilgili acımasız sertlikte bir karakter çözümlemesi olan filmde gelmiş geçmiş en yoz polis portresi çiziliyor. Başkasının parasıyla bahis oynayan, hırsızlara, arsızlara, yolsuzlara gözyuman, alkol, eroin ve bilimum uyuşturucuyla kafayı çekip fahişelerle birlikte olan, kısaca yolsuzluğun dibine vuran bu polisi Harvey Keitel canlandırıyor. İflah olmaz bir tutkunun pençesinde kendi koyduğu ahlak kurallarıyla dürüstlük ve namus kavramlarını yeniden tanımlayan ve kendi dinini yaratan bir karakterin öyküsü olan film 20. yüzyılın en dini filmlerinden biri olarak kabul ediliyor.