10.0
Toplamda 1 oy verildi.
Adblock Tespit Edildi! Adblock ile bu partı izleyemezsiniz. Lütfen reklam engelleyici eklentinizi devre dışı bırakınız ve sayfayı yenileyiniz!
Masumiyet
İMDb Puanı 7.8

Masumiyet

Namus cinayeti nedeniyle girdiği hapishaneden çıkan Yusuf amaçsız bir hayata sahiptir artık. İzbe bir pansiyon köşesinde yolu Bekir ve Uğur’la kesiştikten sonra hikayedeki tüm kişilerin hayatlarını derdinden sarsan hadiseler yaşanacak, herkes kendi masumiyetinin peşinden gidecek; bu seçimler de hepsinde derin yaralar açacaktır. Uğur güçlü bir hayat kadınıdır, Bekir ise ona saplantılı bir adam. Fakat Uğurun gönlünde Zagor vardır * Türk sinemasının önemli yönetmenlerinden Zeki Demirkubuz’un, izlendikten sonra hafızalardan uzun bir süre silinmeyen filminin başrollerinde Derya Alabora, Güven Kıraç ve unutulmaz tiradıyla hafızalara kazınan Haluk Bilginer var. Yapım vizyona girdiği yıl ayrıca Antalya Film Festivali’nde 4 Altın Portakal ve Altın Koza Film Festivali’nde de dört ödüle layık görülmüştü.
  Tür: Dram
  1. Lee Chang-dong Sineması: Acının Muhasebesi ve Yeni Başlangıçlar
      4 ay Önce   22
    Lee Chang-dong Sineması: Acının Muhasebesi ve Yeni Başlangıçlar İçinde bulunduğumuz 2020 senesinde, Şubat ayında gerçekleşen Akademi Ödülleri çok önceden kapanmış bir dönemin ilanı gibiydi. Düşüşe geçen Holywood sineması, 2000’lerin başında ağırlığını göstermeye başlayan Uzak Doğu sinemasına mağlup olmuştu. 2018 senesinde çoğu sinema eleştirmeni tarafından zirveye konulan ve dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’nde eleştirmenlerden rekor puan alan Burning (bana göre son 20 yılın en iyi filmi) Akademi Ödülleri’nde görmezden gelinmişti (9 filmlik kısa listeyen giren ilk Kore filmi olmasına rağmen En İyi Yabancı Film kategorisinde 5 filmlik son listeye alınmamıştı).
    BBC’ye Göre Kadın Yönetmenler Tarafından Yönetilen En İyi 100 Film
      4 ay Önce   50
    BBC’ye Göre Kadın Yönetmenler Tarafından Yönetilen En İyi 100 Film BBC Culture, farklı ülkelerden sinema yazarlarının oylarıyla belirlenen Kadın Yönetmenler Tarafından Yönetilen En İyi 100 Film listesinin tamamını açıkladı. Listenin ilk sırasında Jane Campion’ın başyapıtı Piyano (1993) yer alıyor, bir başka usta Agnès Varda tam 6 filmiyle listede adını en çok gördüğümüz isim olurken, 5’ten 7’ye Cléo (1962) da listenin ikinci sırasında dikkat çekiyor. Kathryn Bigelow 5; Claire Denis, Lynne Ramsay ve Sofia Coppola 4’er; Jane Campion, Chantal Akerman, Lucrecia Martel ve Andrea Arnold ise 3’er filmle listede öne çıkan yönetmenler.
    İnsanoğlunun Bitmeyen Ahlak ve Erdem Arayışı: Krzysztof Kieślowski’nin Dekalog Serisi
      5 ay Önce   51
    İnsanoğlunun Bitmeyen Ahlak ve Erdem Arayışı: Krzysztof Kieślowski’nin Dekalog Serisi Çekildiği dönemin ekonomik, siyasi ve kültürel atmosferini başarı ile yansıtan filmler vardır; üzerinden uzun yıllar da geçse izlemeye başladığımız anda o güne gider ve olayların akışına kapılırız. Kieślowski başyapıtı Dekalog’u izlerken de kendimizi seksenlerin kaotik ve gri Polonya’sından buluyor; komünizm sonrası hızla değişen ülke düzeninde yaşamlarını sürdürmeye çalışan kahramanlarımızın hikayelerine tanık oluyoruz.
    Mutlaka İzlemeniz Gereken 5 Robert Bresson Filmi
      7 ay Önce   79
    Mutlaka İzlemeniz Gereken 5 Robert Bresson Filmi Robert Bresson başlangıçtan beri aynı soruyu sormaya devam eden bir yönetmendir. Sinemasının özünde; bireylerin iç dünyası ve anlamlandıramadıkları çevre ile mücadelesi merkezdedir. Karakterlerin yalnızlıkları, içe dönüklüğü ve yaşadıkları çağ ile mücadeleleri; esaret, erdem, kaygı, intihar, suç ve masumiyet gibi temalardan beslenerek anlatılır. Olayları manipüle etmez ve yeryüzünün tüm kötülüğünü ortaya koymaktan çekinmez. Karakterlerin sonları da bu kötücül dünyaya dayanma durumlarına bağlıdır.
    Werner Herzog Filmlerinde Antropolojik Yaklaşımlar ve Yerli İmgeler
      10 ay Önce   189
    Werner Herzog Filmlerinde Antropolojik Yaklaşımlar ve Yerli İmgeler Werner Herzog, çeşitli coğrafyalarda çektiği filmlerin çekim aşamasında ya da sonrasında kolonyal hafızanın peşini bırakmadığını belirtir. Yönetmenin bu serzenişi çalışmanın temel çıkış noktasını oluşturmaktadır. Herzog amacının evrensel gerçeklerin imgelerini çoğaltmak olduğunu söylese de yarattığı imgeler, bölgesel tarihi tümüyle dışlar mı? Filmlerde, sömürü tarihiyle toplumsal hafıza arasında nasıl bir ilişki vardır? Bu sorularla oluşturulan temel argüman, Herzog filmlerinin bölgelerin sosyo-politik tarihini dışlamadığı, filmlerin imgeler üzerinden post kolonyal bir eleştiriyi mümkün kıldığıdır. Çalışmada, Alman kolonyal tarihindeki kolonyal fantezilerin toplumsal koşullarla olan ilişkisini açığa çıkarmak için “soylu vahşi” (noble savage) ve“German Indianthusiasm” kavramları kuramsal çerçeveye dâhil edilmiştir.
Yorum Alanı

35 − = 26