10.0
Toplamda 1 oy verildi.
Adblock Tespit Edildi! Adblock ile bu partı izleyemezsiniz. Lütfen reklam engelleyici eklentinizi devre dışı bırakınız ve sayfayı yenileyiniz!
Yama No Oto
İMDb Puanı 7.7

Yama No Oto

-

Dağın Sesi

İşadamı Ogata Shingo, sekreteri olan oğlu Shuichi ile birlikte çalışıyor ve sırasıyla Yasuko ve Kikuko eşleriyle birlikte banliyöde yaşıyorlar. Shuichi, Kikuko ile aşk ilişkisi ve sevgisiz bir evliliğe sahiptir. Yasuko tüm hayatını ailesine adadı ama Shingo, yalnızca ablası öldüğünden evlendi. Kikuko, Shingonun gurur ve sevinci ve birbirlerine yakınlar. Mavi olan Shingo ve Yasukonun kızı Fusako kocasını terk edip iki çocuğuyla Shingonun evine varır. Shingo, Shuichinin sevgilisini araştırır ve bulur. Bu arada Kikuko hastaneye gider ve Shingo hamile olduğunu öğrenir, ancak çocuğunu durdurmaya karar verir * Zaman zaman bir Ozu filmi havası yaratan, kadın duyarlığını çok iyi anlatan bir filmdi. Ama Yama no otonun en iyi tarafı ise; toplumda ki kadın algısının ve eleştirisiydi.
  Tür: Dram
  1. İnsanoğlunun Bitmeyen Ahlak ve Erdem Arayışı: Krzysztof Kieślowski’nin Dekalog Serisi
      10 ay Önce   86
    İnsanoğlunun Bitmeyen Ahlak ve Erdem Arayışı: Krzysztof Kieślowski’nin Dekalog Serisi Çekildiği dönemin ekonomik, siyasi ve kültürel atmosferini başarı ile yansıtan filmler vardır; üzerinden uzun yıllar da geçse izlemeye başladığımız anda o güne gider ve olayların akışına kapılırız. Kieślowski başyapıtı Dekalog’u izlerken de kendimizi seksenlerin kaotik ve gri Polonya’sından buluyor; komünizm sonrası hızla değişen ülke düzeninde yaşamlarını sürdürmeye çalışan kahramanlarımızın hikayelerine tanık oluyoruz.
    Unutulmaması Gereken Yönetmen: Elio Petri ve İtalyan Politik Sinemasının Mirası
      3 hafta Önce   34
    Unutulmaması Gereken Yönetmen: Elio Petri ve İtalyan Politik Sinemasının Mirası Zamanımızın büyük politik ikilemi, bizim -yani çağdaş toplumlarda toplumsal ilişkilerin bazı temel demokratik dönüşümlerini hedefleyenlerin- daha önceki politik çalkantıların gerisinde yaşıyor olmamızdır. Bu, batılı endüstriyel-kapitalist ülkeler boyunca geçerlidir. Daha spesifik olarak, toplumsal hareketler ve politik protestolar İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra filizlendi ve daha sonra 1960'ların sonu ve 1970'lerin başında politik algıları yapılandıran işaretler olmaya devam eden sözde devrimci aktivizm örnekleriyle doruğa ulaştı. Politik film yapımcılığının evrimi bu tarihin bir parçasıdır ve pek hatırlanmayan Elio Petri bunun en önemli yönetmenidir. Petri, politik analizi ve film sanatını kendisinden önce veya sonra gelen herhangi bir yönetmenden daha başarılı ve kapsamlı bir şekilde birleştirdi.
    Deleuze’ün Sinema Felsefesi
      2 ay Önce   45
    Deleuze’ün Sinema Felsefesi Deleuze’ün sinema felsefesi, temel olarak “kavram yaratma” üzerine odaklanmaktadır. Deleuze’ün sinema üzerine yaptığı çalışmaların temeline bakıldığında sinema, sonsuz bir düşünme, var olma ve karşılaşma halini yansıtan temel bir olgudur. İmgelerin yarattığı kanallar vasıtasıyla farklı disiplinlerdeki düşüncelere etki edebilen (ya da başka disiplinlerdeki düşüncelerden etkilenen) sinema, kendi gerçekliğine sahip olan bir düşünme şeklidir. Bu anlamda sinema, düşünceler aracılığıyla bir üretim tarzı olmanın yanında, aynı zamanda hareketin ve zamanın imgelerin içinde filizlendiği bir sanat türüdür. Dolayısıyla sinemada hareket ve anlam Deleuze tarafından büyük önem taşımaktadır.
    En İyi 50 Japon Filmi
      7 ay Önce   83
    En İyi 50 Japon Filmi SinemaNova olarak bulup da izleyebildiğimiz en iyi 50 Japon filmini seçtik. Sıralamayı tarihsel olarak yaptık. En sevdiğimiz daha fazla Ozu ve Kurosawa filmi eklemek isterdik. 50'de sınırlamak için bazılarını elemek zorunda kaldık. Çok değerli Japon animelerini liste dışı bıraktık. Çünkü bu tür ayrı bir liste yapmayı hak ediyor. İzleyemediğimiz ya da atladığımız birçok çok iyi Japon filmi mutlaka çok vardır. Önerilerinizi ve düşüncelerinizi yorumlar bölümünde paylaşmanızı önemle rica ediyoruz.
    Lee Chang-dong Sineması: Acının Muhasebesi ve Yeni Başlangıçlar
      8 ay Önce   60
    Lee Chang-dong Sineması: Acının Muhasebesi ve Yeni Başlangıçlar İçinde bulunduğumuz 2020 senesinde, Şubat ayında gerçekleşen Akademi Ödülleri çok önceden kapanmış bir dönemin ilanı gibiydi. Düşüşe geçen Holywood sineması, 2000’lerin başında ağırlığını göstermeye başlayan Uzak Doğu sinemasına mağlup olmuştu. 2018 senesinde çoğu sinema eleştirmeni tarafından zirveye konulan ve dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’nde eleştirmenlerden rekor puan alan Burning (bana göre son 20 yılın en iyi filmi) Akademi Ödülleri’nde görmezden gelinmişti (9 filmlik kısa listeyen giren ilk Kore filmi olmasına rağmen En İyi Yabancı Film kategorisinde 5 filmlik son listeye alınmamıştı).
Yorum Alanı

68 + = 78