On iki yaşında bir gazetede kurye olarak çalışmaya başladı. 17 yaşında adliye muhabirliğine geçti. Büyük Buhran yıllarında yük trenleriyle bütün ülkeyi dolaştı. Bu arada öyküler ve piyasa romanları yazdı. 1936'da bir arkadaşıyla birlikte ilk senaryosunu kaleme aldı. II. Dünya Savaşı'nda birçok cephede savaştı ve çeşitli madalyalar kazandı. Savaştan sonra ilk filmi I Shot Jesse James'i (1949, Jesse James'i Ben Vurdum) yönetti.
Çoğunun senaryosunu kendi yazdığı dar bütçeli filmlerinin, şiddeti neredeyse bir gösteriye dönüştüren gerçekçi üslubunu özellikle Fransız eleştirmenler çok beğendi. Filmlerinin başlıca konularını gazetecilik, serserilik, ve askerlik yıllarında yaşadığı olaylar oluşturuyordu. Kore Savaşı'nı ele aldığı The Steel Helmet (1951; Çelik Miğfer) gibi savaş filmleri tutucu ve şoven içerikleri nedeniyle eleştirilere uğradı.