Masaki Kobayashi (1916-1996) felsefe öğrenimi gördükten, savaşa katılıp bir yıl Okinawa'da tutsak kaldıktan sonra, iki melodramla yönetmenliğe başladı. Oğlunun Gençliği (Musuko no seishun) (1952), Dürüst Kalp (Magokoro) (1953), Kalın Duvarlı Oda (Kabe atsuki heya) (1954) Yardımcılığını yapmış olduğu Keisuke Kinoshita'nın etkilerini taşıyan bu filmlerden sonra çektiği Kalın Duvarlı Oda (Kabe atsuki heya) (1954) ilk önemli filmi oldu. Yazar Kabe Aba'nın tanıklıklara dayalı yapıtından uyarlanan film, savaş suçluları konusunu gündeme getiriyor, ancak küçük suçluların yakalandığını büyük suçlulara ise dokunulamadığını vurguluyordu. Film, ABD'nin tepkisinden çekinildiği için, yıllarca gösterime giremedi. Kobayashi aynı sorgulamayı başyapıtı sayılan İnsanlık Durumu (Ningen no jōken) (1959-61) ana başlığını taşıyan üçlemesinde sürdürdü. Çin savaşına katılmış olan yazar Jumpei Gomikawa'nın yapıtından sinemaya aktarılan üçleme, savaş karşıtı destansı bir filmdir. Toplam uzunluğu dokuz buçuk saati bulan film, savaşa katılan idealist Kaji'nin (Tutsuya Nakadai) Mançurya bozgununu yaşamasını, Sovyetler'in eline tutsak düşmesini ve Sibirya steplerinde can vermesini konu edinir. Hem ezilen hem de ezen konumundaki Kaji'nin yaşadıkları, militarizme ve yol açtığı cinayetlere ayna tutar. Toplumun nasıl " insanlıkdışı" bir yapıya bürünebileceğini vurgulayan filmde, Kaji'nin başkaldırısının tek sığınağı ölümdür. (Filmin ilk bölümü, Non C'e Amore Piu Grande / Daha Büyük Aşk Yok adı altında gösterildiği Venedik Film Festivali'nde San Giorgio ödülünü alacaktır.)
Cannes Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü alan ve Yasuhiko Takiguchi'nin yapıtından uyarlanan Harakiri (Seppuku) (1963) ise samurayların "bushido" otorite ve onur kavramlarını, Son Samuray ( Jōi-uchi: Hairyō tsuma shimatsu) (1967) bir samurayın hüzünlü aşkını, Cannes Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü alan Hayalet Öyküsü (Kaidan) (1964) gerçeküstücü bir korku ortamında geçen dört öyküsünü aktardı, Fosiller (Kaseki) (1975) kanser olduğunu öğrenince kendisiyle hesaplaşıp iktidar kavramını sorgulayan bir sanayicinin öyküsünü, Tokyo Davası (Tōkyō Saiban) (1983) savaş suçlularının yargılanmasını ve Boş Masa (Shokutaku no nai ie) (1985) savaş sonrası koşulları ve toplumdaki aksaklıkları konu edindi.
Masaki Kobayashi 4 Ekim 1996'da kalp krizi sonucunda hayatını kaybetti.