Selçuk Yöntem

  1. Gölgesizler
    Tüm Bilgiler
    Gölgesizler Fantastik, Gizem 
    Yerli Film
    Aydınlık, sükunetli bir berber dükkanında tuhaf bir öfke.“Derdi ne olacak… Hepimizin derdi aynı. O da hem burada olmak istiyor, hem çok uzakta…”“Neresiymiş o çok uzak?”Ümit Ünal ’80 sonrası Türk sinemasındaki yön kaybedişin ortasına doğmuş, o dönemden bugüne üç kuşakla çalışmış, koca bir devinime tanıklık etmiş bir sinemacı. Buna rağmen Yönetmen titrinde uzun sure karşımıza çıkan bir isim değil. Mezun olduktan bir sene sonra ödüllenen, akabinde filme çekilen senaryosu “Teyzem” den bu yana onlarca senaryo, ayrıca romanlar, hikayeler… Fakat 2001 senesine kadar uzun metraj yönetmemiş. Her zaman görmediğimiz, ama varlığını bildiğimiz bir hikaye anlatıcısı gibi, ‘hem burada, hem çok uzakta.’Gölgesizler, Ümit Ünal ‘ın dördüncü filmi. Hasan Ali Toptaş ‘ın 1994 Yunus Nadi Ödülü sahibi romanı ile aynı adı taşıyor. Dupduru görselliğine karşın, soru işaretleriyle süren, içine kapalı bir film. Oyuncular tanıdık, mekanlara aşinasınız ama sanki diyaloglar oyunu zorluyor, bir köy var ama aksan yok. Bir başka yerde bir esnaf dükkanı, içinde karmaşık şeyler söyleyen insanlar. Alışık değilsiniz, tereddüttesiniz.İki yol var: Filmin kendisini anlatmasını, size bir şeyler sunmasını beklemek (ki nafile) ya da işaretlerin izini sürmek, filmin size, sizin ona katılmanıza izin vermek. O vakit anlaşılıyor ki Gölgesizler salt seyre sunulan bir anlatı değil, var olmak üzerine bir mütalaa. Hepimizi rahatsız eden, ezen, varlığımızdan çalan onca şey üzerine bir arayışın yansıması. Sanki bu hikayenin sorularını sorması ve sordurması gerekiyormuş, bir yazar ve bir senarist yönetmen de elinden tutup aramıza çıkarmışlar onu.Ne kadar varız? Ne yaparsak? Görününce var mıyız? Yoksa iz bırakınca mı?Görünüyoruz, yukarıda ışık da var, ama gölgemiz yok örneğin. Var mıyız o zaman?VARLIK VE YOKLUKGölgesizler ‘de bu sorgulayış, birbirine geçişi olan iki boyut ile yürür: Biri günümüz dünyası, diğeri zihinde. Kimi izleyiciler buna paralel evrenler demiştir, ne var ki iki dünyada aynı anda yaşayan karakterler yoktur. Belirtildiği gibi, kişilerden bazıları bir boyuttan diğerine geçer.Bu iki boyutu Dış Katman ve İç Katman olarak tanımlamak yerinde olur.Dış katmanda, Yazar olduğunu bilmediğimiz sakin bir yabancı, İstanbul ‘da bir berber dükkanında oturmuş sırasını beklemektedir. Etrafında merakını celbeden resimler görür. Kimi müşteriler değişik durumlar yaratır. Şaşırır, sorular sorar. Sessizlik, belirsizlik, bir şey anlatmayan yanıtlar… Çırak çıkıp kaybolur, ardından da berber. Yabancı dönmelerini bekler, bekler, gece olunca dükkandan çıkar. Dolaşır, bir yerde çay içer, evine sabah döner, romanını bitirir. Bunlar olurken arada bambaşka bir hikayeyi de bölüm bölüm izleriz, ve o hikayeyle burada olanların bir ilgisi yoktur. Sabah olup romanının bitmesiyle anlarız ki, Yazar ‘ın dün akşam gördüğü tüm resimler, simgeler, bir İç katmandan bu yaşama ulaşan ipuçlarıdır. Berber, çırağı, müşteriler Nuri ve Postacı bu...
    • 2009
    • Türkiye
    • IMDb 6.6
    • 26
    • 0
    C Blok
    Tüm Bilgiler
    C Blok Dram 
    Türkçe Altyazı
    Kocası ile çoktan bitmiş bir evliliği zoraki sürdürme çabasında olan Tülay, bir gün hiç beklemediği bir olaya şahit olunca sarsılır. Oturduğu C Blok’un kapıcısının oğlu Halit ile hizmetçisinin, kocası ile kendisinin yatağında seviştiğine istemeden tanık olmak, Tülay’ın tutkudan ve aşktan uzak nasıl kupkuru bir hayat sürmekte olduğunu fark etmesini sağlar. Bu olaydan sonra bütün psikolojisi ve davranışları değişen Tülay, kendi içinde bilinçsiz bir arayışa girer. Fakat bu arayış, hem kendisi için hem de çevresindeki insanlar için çok fazla risk barındırmaktadır. Türk Sinemasının en önemli ve başarılı yönetmenlerinden biri olan Zeki Demirkubuz’un ilk çalışması olan C Blok, yönetmenin ilerki yıllardaki filmleri ile ilgili pek çok ipucu barındırıyor.
    • 1994
    • Türkiye
    • IMDb 6.1
    • 53
    • 0
    Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi
    Tüm Bilgiler
    Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi Komedi, Suç 
    Yerli Film
    Celal Tan ünlü bir anayasa profesörüdür. Bir gün Celal Tan’ın ailesi onun için sürpriz bir doğum günü kutlaması hazırlar. Ancak genç karısı Özge’yi kıskanan Celal Tan eve gelir gelmez karısıyla kavgaya başlar. Kavga sırasında Celal Tan, Özge’yi öldürür. Tüm aile cinayete şahit olmuştur. Polisin soruşturması sırasında aile içinde dengeler bozulacak ve sırlar ortaya dökülecektir.
    • 2011
    • Türkiye
    • IMDb 6,4
    • 102
    • 0
    Devrim Arabaları
    Tüm Bilgiler
    Devrim Arabaları Biyografi, Dram 
    Yerli Film
    1961 yılında Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, yerli üretim bir otomobil yapılmasını emreder ve görevin TCDD işletmesine verildiğini açıklar. Hemen işe girişen 23 mühendisin önünde bu otomobili yapmak için Cumhuriyet Bayramı’ na kadar yalnızca 130 gün vardır. “Devrim” adı verilecek olan bu arabayı üretmek için 23 mühendis, kariyerlerini ve aile hayatlarını riske atarak zamanla, yoklukla, politikayla, karşılarına çıkan sayısız engelle baş etmek zorunda kalırlar. “Benzini bitti diye yolda kalan araba” etiketiyle unutulan “Devrim”in hikayesinin bilinen ve bilinmeyenlerinin anlatılacağı “Devrim Arabaları” filminin senaryosunu, Murat Dişli ve Tolga Örnek 2 yıllık bir araştırma sonucunda oluşturmuşlar.
    • 2008
    • Türkiye
    • IMDb 7.6
    • 362
    • 0
Selçuk Yöntem Haberleri
Sinema da diğer sanat disiplinleri gibi çağının ruhunu yansıtan öyküler anlatır. Modern dönem aygıtı olarak içinde bulunduğu toplumun değerlerinden etkilenen sinema politik, ekonomik ve kültürel değişimlerden bağımsız değildir. Her ülke sineması kendi kültüründen beslenerek ürettiği filmler ile bir tür toplumsal ayna görevi görür. Seyirci izlediği her filmde o ülkenin sosyal ve kültürel yapısına da tanıklık eder. Sinema ticari yapısının yanı sıra aynı zamanda hem bir kültür oluşturucu hem de bir kültür aktarıcıdır. Kültür aktarıcısı olarak sinema oldukça güçlüdür ve aynı zamanda ülkelerin görsel hafızasını oluşturur. İran sineması da var olduğu toplumun değerlerinden yola çıkarak ticari ürünlerin yanı sıra Dünya’da kabul görmüş önemli sanatsal eserler vermiştir. İran sineması devrimden önce ticari ve aynı zamanda Yeni Dalga akımının ilk dönemini yaşamış devrimden sonra ise bu akımın en verimli dönemine tanıklık etmiştir. Yönetmenlerin kişisel dünyalarını görselleştirerek aktardıkları sinemasal ürünler aynı zamanda yaşadıkları toplumun yansımasıdır. Majid Majidi’de İran toplumunda yetişmiş ve İran Yeni Dalga sinemasının son kuşak temsilcileri arasındadır. Kendi coğrafyasında ülkesinin kültürel ve sosyal değerlerinden etkilenerek filmler üreten Majidi’nin anlatı dilindeki çok katmanlılık İran sanatlarındaki zenginlikten kaynaklanmaktadır. İslami görüşten yola çıkarak yaptığı filmleri genel insani değerlere vurgu yapmaktadır. Sinemada gerçekçilik yaklaşımını benimseyen Majidi cennetin çocukları filmi ile oldukça doğal ve yalın bir anlatım diliyle çocuk masumiyeti üzerinden insan doğasını yansıtan bir anlatı sunmuştur. Çocuk bakış açısıyla aktardığı ahlak ve erdem gibi unsurları işlediği ‘Cennetin Çocukları’ filmi dış gerçekliği olduğu gibi aktaran sade bir anlatı diline sahiptir. Filmde kamera kullanımının yanı sıra aydınlatma ve mekan unsuru da gözün algıladığı biçimde aktarılmıştır.
  •   414
  •   0