Ona Kamu

  1. Juha
    Tüm Bilgiler
    Juha Dram, Komedi 
    Türkçe Altyazı
    Juhani Aho'nun 1911 tarihli romanından uyarlanan film, çiftçi kocası Juha'dan şehirli bir adam uğruna kaçan ancak şehirli adam tarafından bir geneleve hapsedilen bir kadının öyküsünü anlatıyor.
    • 1999
    • Almanya,Finlandiya,Fransa
    • IMDb 6.8
    • 144
    • 0
    Kauas Pilvet Karkaavat
    Tüm Bilgiler
    Kauas Pilvet Karkaavat Dram 
    Türkçe Altyazı
    Sıradan bir yaşamları olan Lauri ve Ilona’nın tüm hayatı işleri ve köpekleridir. Onlar, kurdukları küçük dünyalarında mutludur. Ta ki, Lauri’nin işten çıkarılmasına dek. Lauri bağlantıları sayesinde çok geçmeden yeni bir iş bulacağını düşünmektedir; fakat günler geçmektedir ve iş bulamamaktadır. Bu arada Ilona’nın çalıştığı restoran el değiştirince, Ilona da kendini sokakta buluverir. Karı koca iş bulma kurumlarına da başvurur; fakat başarısız olurlar. Tam ümitlerin kesildiği sırada, Ilona’nın eski patronu Rouva ile karşılaşmasıyla şans bu sefer yüzlerine gülmüştür. Sürüklenen Bulutlar, yönetmenin “Finlandiya Üçlemesi”nin ilk filmi. Film, Cannes Film Festivali “Özel Mansiyon” ödülünü, Sao Paulo Film Festivali’nde “En iyi film” ödülünü aldı.
    • 1996
    • Almanya,Finlandiya,Fransa
    • IMDb 7.6
    • 254
    • 0
Ona Kamu Haberleri Tümünü Gör
Zamanımızın büyük politik ikilemi, bizim -yani çağdaş toplumlarda toplumsal ilişkilerin bazı temel demokratik dönüşümlerini hedefleyenlerin- daha önceki politik çalkantıların gerisinde yaşıyor olmamızdır. Bu, batılı endüstriyel-kapitalist ülkeler boyunca geçerlidir. Daha spesifik olarak, toplumsal hareketler ve politik protestolar İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra filizlendi ve daha sonra 1960'ların sonu ve 1970'lerin başında politik algıları yapılandıran işaretler olmaya devam eden sözde devrimci aktivizm örnekleriyle doruğa ulaştı. Politik film yapımcılığının evrimi bu tarihin bir parçasıdır ve pek hatırlanmayan Elio Petri bunun en önemli yönetmenidir. Petri, politik analizi ve film sanatını kendisinden önce veya sonra gelen herhangi bir yönetmenden daha başarılı ve kapsamlı bir şekilde birleştirdi.
  •   42
  •   0
Üçüncü Sinema’nın ve politik belgeselciliğin efsanevi isimlerinden Fernando E. Solanas 6 Kasım 2020'de, COVID-19 tedavisi gördüğü Paris’te hayatını kaybetti. Altmış yıllık sinema hayatı boyunca teoriden pratiğe, belgeselden kurmacaya her alanda emek veren Solanas’ın ilk filminden sonuncusuna en büyük takıntısı ise mücadelesi, çelişkileri, zenginliği, sefaleti, işçileri ve entelektüelleriyle Arjantin’di.
  •   72
  •   0
Tarih boyunca resim, heykel, müzik, edebiyat, sinema gibi sanat dallarının erkek temsilcileri olduğu kadar kadın temsilcileri de mevcuttur. Ancak bu mevcudiyet, söz konusu sanat dallarına ilişkin literatür çalışmalarında kadın sanatçıların da erkek sanatçılar kadar yer alabildiği anlamına gelmemektedir. Kadın sanatçıların sanatlardaki görünmezlik sorunsalı, bu sanat dallarında kadın temsilcilerin olmaması ile değil, kadın sanatçıların literatür çalışmalarında görünmez kılınması ile doğru orantılıdır. Dolayısıyla kadın sanatçıların hayatlarını yazmak; kadınların da sanatsal faaliyetlerde başarılı oldukları gerçeğini belgelemek ve onları da “geleneksel olarak benimsenen tarihsel çerçeveye yerleştirmek” açısından önem taşımaktadır (Berktay, 2012: 15). Kadın sanatçılar üzerine yapılan özellikle monografik çalışmalar, kadın sanatçıların görünür kılınması bakımından önem arz etmektedir. Bu çalışmalar, kadın sanatçıların sayısının yadsınamayacak kadar fazla olduğunu, yalnızca literatürün dışında bırakılmak suretiyle görünmez kılındıkları gerçeğini ifşa etmektedir.
  •   160
  •   0
Werner Herzog, çeşitli coğrafyalarda çektiği filmlerin çekim aşamasında ya da sonrasında kolonyal hafızanın peşini bırakmadığını belirtir. Yönetmenin bu serzenişi çalışmanın temel çıkış noktasını oluşturmaktadır. Herzog amacının evrensel gerçeklerin imgelerini çoğaltmak olduğunu söylese de yarattığı imgeler, bölgesel tarihi tümüyle dışlar mı? Filmlerde, sömürü tarihiyle toplumsal hafıza arasında nasıl bir ilişki vardır? Bu sorularla oluşturulan temel argüman, Herzog filmlerinin bölgelerin sosyo-politik tarihini dışlamadığı, filmlerin imgeler üzerinden post kolonyal bir eleştiriyi mümkün kıldığıdır. Çalışmada, Alman kolonyal tarihindeki kolonyal fantezilerin toplumsal koşullarla olan ilişkisini açığa çıkarmak için “soylu vahşi” (noble savage) ve“German Indianthusiasm” kavramları kuramsal çerçeveye dâhil edilmiştir.
  •   229
  •   0