Luis del Valle

  1. Que Dios nos perdone
    Tüm Bilgiler
    Que Dios nos perdone Gerilim, Suç 
    Türkçe Altyazı
    Que Dios Nos Perdone (May God Save Us/Tanrı Bizi Bağışlasın), Madrid’in tam “15-M Hareketi”ne sahne olduğu dönemde, şehir aynı zamanda bir seri katilin brutal eylemlerine de sahne olur. Söz konusu seri katil, yaşlı kadınlara tecavüz etmekte ve onları döverek öldürmektedir. Adli tıpta görev yapan kadın doktorun söylediğine göre bu yaşlı kadınlar “olağanüstü derecede büyük, dev bir penis ile” tecavüze uğramışlardır. Başlı başına ne büyük bir metafor! Dava dedektif Luis Velarde (Antonio De La Torre) ve Javier Alfaro’ya (Roberto Álamo) verilmiştir. Katile ulaşamamanın stresiyle ezilen bu iki dedektif, bir yandan Madrid sokaklarında seri katil peşinde gezerken, bir yandan da kendi saldırgan doğalarını sergilemekten geri durmazlar. Dedektif Javier Alfaro’nun öfke kontrolü problemi vardır ve saldırgan tavırlarıyla dikkatleri çeker. Dedektif Luis Velarda ise, kadınlarla ilişki kurmakta pek başarılı biri değildir.
    • 2016
    • İspanya
    • IMDb 7,1
    • 184
    • 0
Luis del Valle Haberleri
Luis García Berlanga, yüzüncü doğum yıldönümünde, ülkesinde yeni bir ilgi patlaması yaşıyor. Thomas Graham, neden İspanya dışında daha iyi tanınmadığını soruyor.
  •   154
  •   0
Üçüncü Sinema’nın ve politik belgeselciliğin efsanevi isimlerinden Fernando E. Solanas 6 Kasım 2020'de, COVID-19 tedavisi gördüğü Paris’te hayatını kaybetti. Altmış yıllık sinema hayatı boyunca teoriden pratiğe, belgeselden kurmacaya her alanda emek veren Solanas’ın ilk filminden sonuncusuna en büyük takıntısı ise mücadelesi, çelişkileri, zenginliği, sefaleti, işçileri ve entelektüelleriyle Arjantin’di.
  •   126
  •   0
Polonya Film Okulu’nun ilk temsilcilerinden Andrzej Wajda aynı zamanda Avrupalı bir sinemacı kuşağının da son ustalarındandı. Arkasında son derece renkli bir filmografi bırakan entelektüel yönetmen, özellikle ülkesinin savaş sonrası yaşadığı yıkımı anlatan üçlemesiyle tanınıyordu.
  •   167
  •   0
Sanat ve politika arasındaki ilişki her zaman tartışılan bir konu olmuştur. Sinemanın da görsel ve işitsel imkanları sayesinde politikayla olan ilişkisi göz ardı edilemez. Proletaryanın tarih sahnesine çıkışıyla birlikte grevler, lokavtlar ve sendikalar da perdeye yansımaya başlamıştır. Bu tezde “Politik Sinema Örneği Olarak Ken Loach sineması ve iki filmi olan “Riff- Raff” (Ayaktakımı) ve “I, Daniel Blake” (Ben, Daniel Blake)” filmlerinde İşçi Sınıfının sunumları incelenmiştir.
  •   443
  •   2