Li Man

  1. Man cheng jin dai huang jin jia
    Tüm Bilgiler
    Man cheng jin dai huang jin jia Aksiyon, Fantastik 
    Türkçe Altyazı
    Çin, Tang Hanedanlığının sonları, 10. yüzyıl. Chong Yang Festivali’nin gecesinde Saray altın çiçeklerle dolmuştur. İmparator (Chow Yun Fat) beklenmedik şekilde ortanca oğlu Prens Jai (Jay Chou) ile döner. Bahanesi tatilini ailesiyle geçirmektir, ama İmparator ile rahatsız İmparatoriçenin arasındaki soğukluktan, bu samimiyetsiz görünmektedir. Yıllar boyunca, İmparatoriçe ve üvey oğlu Veliaht Prens Wan (Liu Ye) arasında yasak bir ilişki vardır. Tuzağa kısıldığını hisseden Prens Wan İmparatorun doktorunun kızı olan gizli aşkı Chan (Li Man) ile saraydan kaçmanın hayallerini kurmaktadır. İmparatorun da aynı şekilde gizli kapaklı planları vardır; İmparatorun Doktoru (Ni Dahong) onun entrikalarını bilen tek kişidir. Yaklaşan tehlikenin farkına varan İmparator doktor ve ailesini saraydan uzak bir bölgeye yerleştirir.
    • 2006
    • Çin,Hong Kong
    • IMDb 6.823
    • 132
    • 0
Li Man Haberleri Tümünü Gör
Sinema, özellikle baskı, sansür ve sürgünle yüzleşmiş yönetmenlerin eserlerinde, uzun zamandır politik direnişin bir mücadele alanı olmuştur. Bu isimler arasında Yılmaz Güney ve Mohammad Rasoulof, marjinalleştirilmiş toplulukların, politik muhaliflerin ve otoriter rejimler altında yaşayanların mücadelesini sinemalarında somutlaştıran simgesel figürler olarak öne çıkar. Farklı tarihsel ve ulusal bağlamlarda çalışmış olsalar da, her iki yönetmen de baskıyı ifşa etme ve devlet kontrolüne sinematik dilleriyle direnme konusunda derin bir bağlılık paylaşır.
  •   389
  •   0
Bir süreliğine, Soğuk Savaş kutuplaşmalarının devlet destekli sanat tüketiminin son altın çağı olduğu düşünülmüştü. Ancak günümüzde Avrupa çapında yeniden yükselişe geçen milliyetçilik, propaganda söylemlerine beklenmedik bir geri dönüş yaşatıyor. Nitekim, şovenist hükümetler ve ürkütücü milliyetçi hareketler, sinemayı kendi davalarının önemli bir sözcüsü – ve eleştiri söz konusu olduğunda, ulusal onurlarına yönelik bir tehdit – olarak yeniden keşfetti. Sinema her zaman bir kültürel diplomasi meselesi de olsa, son dönemde uluslararası festivaller, eleştirmenler ve sinemaseverlerce neredeyse tamamen övülen iki filme yönelik millî öfke patlamaları yaşandı: Polonya yapımı Ida (2013) ve Rus yapımı Leviathan (2014). Bu filmler, kendi yapımcılarının ülkelerini "yeterince temsil etmemekle" suçlanarak, özellikle Batı'dan aldıkları övgüler nedeniyle vatan haini ilan edildi. Yurtdışındaki başarı, kültürel ihanet; eleştiri ise vatan hainliği sayılıyor.
  •   421
  •   0
"İnsanlara gerçeği söyleyeceksen, işin içine mizah kat; yoksa seni linç ederler." Billy Wilder
  •   435
  •   0
Zamanımızın büyük politik ikilemi, bizim -yani çağdaş toplumlarda toplumsal ilişkilerin bazı temel demokratik dönüşümlerini hedefleyenlerin- daha önceki politik çalkantıların gerisinde yaşıyor olmamızdır. Bu, batılı endüstriyel-kapitalist ülkeler boyunca geçerlidir. Daha spesifik olarak, toplumsal hareketler ve politik protestolar İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra filizlendi ve daha sonra 1960'ların sonu ve 1970'lerin başında politik algıları yapılandıran işaretler olmaya devam eden sözde devrimci aktivizm örnekleriyle doruğa ulaştı. Politik film yapımcılığının evrimi bu tarihin bir parçasıdır ve pek hatırlanmayan Elio Petri bunun en önemli yönetmenidir. Petri, politik analizi ve film sanatını kendisinden önce veya sonra gelen herhangi bir yönetmenden daha başarılı ve kapsamlı bir şekilde birleştirdi.
  •   196
  •   0