Lemuel Gulliver (Lubomír Kostelka) bir araba kazası geçirmiştir ve bilinmeyen kırsalda yolculuğuna yaya olarak devam etmektedir. Yolda insan gibi giyinmiş ölü bir tavşan bulur ve yeleğinin göğüs cebinden bir saat alır. Girdiği yarı yıkık ev Lemuel'e çocukluğunu hatırlatır ve yıllar önce boğulan çok sevdiği kız Markéta'nın acı hatırasını canlandırır. Gulliver kendini Balnibarbi'de, kanunlarını ve alışkanlıklarını anlamadığı ve bu yüzden sürekli olarak kamu ahlakına aykırı davrandığı bir ülkede bulur. İnsanlara çenelerini kapalı tutmalarının emredildiği ve ziyaretçilerini de buna uymaya zorladıkları bir gündür. Sert bir sorguya maruz kalır ve elinde saati bulunan tavşan Oscar'ın kendisi olmadığını açıklamakta zorlanır.
Beauty and the Beast'in daha korkunç bu versiyonunda, müflis tacir baba kızlarının en küçüğünü kendi hayatı karşılığında lanetli yaratığa teslim eder. Yaratık kızı öldürmek niyetindedir, ancak kızın güzelliği buna engel olacaktır.
Savaşa Almanların gözünden bakan film, bir grup Alman askerinin Avrupadan Rusyaya gidişini ve Stalingrad Savaşını anlatıyor. Hitler 2. Dünya Savaşında Nazi ordusunu toplayarak Rusyanın doğusunda Kızılorduya saldırır. Tarihin en büyük savaşları arasında yer alan bu savaş 2. Dünya Savaşının sonucuna da etki edecektir. Bu yüzden iki taraf da savaşı kazanmak için canla başla mücadele eder fakat savaşı Kızılordu kazanır.