Büyük ulusal suç sendikası, yerel suç patronu Nick Scanlon ile ortaklık kurarak şehre taşınır. Gücün tek dürüst polis şefi olan McQuigg ve sadık devriye memuru Johnson, şiddet yanlısı Nick'e karşı mücadele eder.

Gladys Glover, modellik işini kaybettikten kısa bir süre sonra film yapımcısı Pete Sheppard'la tanışır ve Central Park'ta bir belgesel çekiminde yer alır. Pete, ilk görüşte aşık olmuştur ancak Gladys için işler çok farklıdır...

Kore Savaşı sırasında bir müfrezenin hikayesi. Onbaşı Denno'nun üstleri, komuta sorumluluğunu üstlenmeye çalışması gereken noktaya gelene kadar birer birer öldürülür. Film aynı zamanda zamansız aramızdan ayrılan James Dean'in ilk sinema filmidir.

Biddle kardeşler, benzin istasyonunu soyarken polisle girdikleri çatışmada vurulurlar ve ilçedeki hastaneye kaldırılırlar. Yaralanan Ray Biddle, son derece bağnaz, tutucu ve zenci düşmanı biridir. Buna rağmen zenci doktor Luther Brooks’tan yardım istemek zorunda kalır. Doktor Brooks, kurtarmak için çaba harcar. Ancak Ray Biddle’ın kardeşi Johnny Biddle hayatını kaybeder. Zenci doktorun kardeşini kasıtlı olarak öldürdüğünü sanan Ray Biddle, bunun bir cinayet olduğuna inanır ve intikam duygusu saplantı haline gelir...Kara-film türünü ırkçılık sorunuyla da birleştiren başarılı bir film.Birçoğu bunu Sidney Poitier’in ilk filmi olarak kabul etse de, daha önce ABD Ordusu için üç kısa film çekmişti. Ancak, bu onun ticari ilk uzun metrajlı filmiydi. Sidney Poitier, yardımcı yazar ve yönetmen Joseph L. Mankiewicz’e 27 yaşında olduğunu söylerken yalan söyledi, aslında sadece 22 yaşında idi. Richard Widmark, özellikle Sidney Poitier ile olan dostluğu göz önüne alındığında, karakteri Ray Biddle’ın yaptığı bazı ırkçı davranış ve sözlerden çok rahatsızdı. Sonuç olarak, özellikle bazı çekimlerden sonra, Widmark Poitier’den özür diledi. Chicago Polis Departmanı başlangıçta filmin o şehirde gösterilmesini yasakladı. Bir dakikalık silahlanma sahnesinde yapılan sansür sonrasında yasak kalktı. Otto Preminger, Sol C. Siegel ve Nunnally Johnson filmin yapımcılığını üstlenmek istedi, ancak stüdyo başkanı Darryl F. Zanuck filmin yapımcılığını bizzat üstlendi.

New York'ta polis departmanında dedektiflik yapan Mark Dixon, kaba davranışları sebebiyle terfi hakkını kaçırmıştır. Amiri ondan bir cinayet davasıyla ilgilenmesini ister ancak Dixon kendini kanıtlamak isterken yanlışlıkla bir adamı öldürür. Dixon, kendini temize çıkarmak için sahte deliller yaratmaya çalışacak fakat planları babasını öldürdüğü evli kadına âşık olmasıyla sarpa saracaktır.

"The Big Heat" filminde, önce polis arkadaşı intihar eden, sonra da karısı acımasızca öldürülen bir Los Angeles dedektifinin (Glenn Ford), tüm şehri avucuna almış olan ganster şebekesine karşı tek başına yürüttüğü amansız mücadele anlatılmaktadır. Sert, inatçı ve gözüpek bir kanun adamının nezdinde yozlaşmış bir dünyada kendi onurunu ve ahlâk değerlerini korumanın müthiş zorluğunun vurgulandığı film türünün klasikleri arasında sayılmaktadır.Amerikalı yazar William P. McGivern'ın ilk kez "The Saturday Evening Post" dergisinde tefrika edildikten sonra 1952 yılında kitap olarak da yayımlanan romanından Sydney Boehm'in senaryosunu yazdığı filmi, Avusturya asıllı sinemacı Fritz Lang yönetmiştir. "Alman Dışavurumculuğu" akımının öncülerinden Viyana doğumlu Lang, Nazi rejiminden kaçarak 1936'da ABD'ye yerleşmiş, 1939'da da bu ülkenin vatandaşı olmuştu. Bu kez de yeni ülkesinde "kara film" türünün öncüleri arasında yer almıştı. Baş rollerinde Glenn Ford ve Gloria Grahame'ın oynadıkları "Ölüm Korkusu"nda Lee Marvin'in de önemlice bir rolü vardır. Filmin siyah-beyaz görüntülerini çeken Charles Lang'ın yönetmenle bir akrabalığı yoktur.